Kadir Uğur YILMAZ

8 Mart: Kutlama Değil, Anma Günü

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bugün dünya genelinde “Kadınlar Günü” olarak bilinen 8 Mart’ın, aslında bir bayram değil, bir yas günü olduğunu hatırlamak gerekir. 1857 yılında, New York’ta 40 bin kadın dokuma işçisinin başlattığı grev, sadece daha insani çalışma koşulları ve “eşit işe eşit ücret” gibi temel talepler içindi. Ancak bu talepler karşılanmak yerine, zalimce bastırıldı. 129 kadın işçi, polis tarafından fabrikaya kilitlendikten sonra çıkan yangında hayatını kaybetti. Bu bir “kutlama” vesilesi değil, insanlık adına utanç duyulması gereken bir katliamdır.

Bugün kadın hakları adı altında yapılan birçok etkinlik, meseleyi gerçek bağlamından koparıp bir tüketim kültürü içerisine hapsetmiş durumda. Reklam kampanyaları, indirimli alışveriş fırsatları, yüzeysel mesajlar… Oysa 8 Mart, kadın emeğinin, kadın mücadelesinin ve yaşanan acıların hatırlanması gereken bir gün olmalıdır. Kadınlar, çiçeklerle, indirimli ürünlerle veya göstermelik mesajlarla değil, hak ettikleri eşitlik ve saygıyla anılmalıdır.

Mustafa Kemal Atatürk, bu konuda tüm dünyaya öncülük eden bir devlet adamıydı. 1934 yılında, kadınlara seçme ve seçilme hakkı vererek, Batı dünyasından bile önce bu konuda somut adım attı. O dönemde Fransa, İtalya, İsviçre gibi ülkelerde kadınların oy kullanma hakkı dahi yoktu. Bu nedenle kadın haklarını konuşurken, Batı’dan ithal söylemlere değil, Türk milletinin öz değerlerine ve tarihine bakmak gerekir. Bizde kadın, tarih boyunca sadece bir anne, eş ya da kardeş olarak değil, devlet yöneten, cephede savaşan, bilim ve sanatla uğraşan bir birey olarak var olmuştur.

Ancak bugün “kadın hakları” kavramı, erkek ve kadın arasındaki fıtrî farklılıkları yok sayan, toplumu cinsiyet savaşlarına sürükleyen bir noktaya evrilmiş durumda. Oysa meselenin özü, ne erkek üstünlüğüdür ne de kadın üstünlüğü… Hak, insana aittir ve adalet herkes için geçerli olmalıdır. Kadın ya da erkek fark etmeksizin, kimse emeğiyle sömürülmemeli, kimse hakkı gasp edilerek hor görülmemelidir.

8 Mart, bu hakları konuşma ve unutmama günüdür. Kadın işçilerin canları pahasına verdiği mücadele, yüzeysel kutlamalarla değil, adalet mücadelesinin sürekliliğiyle anılmalıdır. Çünkü mesele çiçek vermek değil, insanca bir yaşamı mümkün kı

lmaktır.

8 Mart: Kutlama Değil, Anma Günü

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Börü Budun Dergisi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!