Tarihi gerçeklerin üzeri yalanla örtüldüğünde hakikat yalnızca susmaz, aynı zamanda çürür. Bugün Ermeni meselesi üzerinden Türk milletine soykırımcı diyenler, aslında kendi suçlarını örtmenin peşindedir. Buradan açıkça ifade ediyorum:
Ermeni soykırımı yoktur. Ama eğer bir vahşet, bir adaletsizlik yaşandıysa, bunun faili ne Türk milletidir ne Osmanlı Devleti. Fail arayanlar gözünü Hamidiye Alayları’na ve onların bağlı olduğu aşiret yapısına çevirmelidir.
İMPARATORLUK SİYASETİNDE TEHLİKELİ BİR ARAÇ: HAMİDİYE ALAYLARI
1891 yılında Sultan II. Abdülhamid’in emriyle kurulan Hamidiye Alayları, görünüşte doğu sınırlarını korumak, Ermeni çetelerle mücadele etmek amacıyla oluşturulmuştu. Ancak zamanla bu yapı, devletin yetkisini aşiret reislerine devrettiği, adaletin yerini keyfiliğin aldığı bir düzene dönüştü.
Bu alaylar özellikle Kürt aşiretlerinden oluşturuldu. Hayderanlılar, Sünniler, Zilanlılar, Milli Aşireti gibi yapılar devlet tarafından silahlandırıldı, maaşa bağlandı ve “resmî güç” haline getirildi. Ancak bu alaylar devlete değil, aşiret reislerine sadıktı.
En meşhur komutanlar şunlardı:
Kör Hüseyin Paşa (Hayderanlı Aşireti)
İbrahim Paşa (Milli Aşireti)
Halil Paşa (Seyyid aşiretlerinden)
Bu isimler devletin verdiği yetkiyi kendi çıkarları için kullandı. Vergi topladılar, toprak gasp ettiler, Ermeni yerleşimlerine saldırdılar. Hem devletin hukukunu çiğnediler hem Osmanlı’nın itibarını sarstılar.
DEVLETİN KAYDI, AVRUPA’NIN PROPAGANDASI
Hamidiye Alayları’nın bazı mensuplarının Ermenilere yönelik saldırılar gerçekleştirdiği doğrudur. Ancak bu saldırılar devlet emriyle değil, devletin boş bıraktığı sahada aşiret düzeninin keyfi yönetimiyle yapılmıştır.
Avrupa basını, bu saldırıları Osmanlı Devleti’nin “resmî politikası” gibi sunarak propaganda malzemesi yaptı. Ermeni diasporası ise bu olayları “Türk milletinin soykırımı” olarak çarpıttı.
Bu, bilinçli bir yalandı. Çünkü Türk milleti, yüzyıllar boyunca Ermenilerle komşu yaşadı, ticaret yaptı, aynı sokakta camiyle kilise yan yana ezanla çan sesini paylaştı. Eğer bir soykırım niyeti olsaydı, 1915’i beklemeye gerek yoktu. 1700’lerde, 1800’lerde, Tanzimat’ta, Islahat’ta yapılırdı. Yapılmadı. Çünkü bu milletin karakterinde zulüm yoktur.
SUÇLU ARIYORSANIZ, TARİHE BAKIN!
Eğer Batı gerçekten samimiyse, Osmanlı arşivlerine de bakar, İngiliz, Fransız ve Rus belgelerine de. Gerçeklerin hepsi orada kayıtlıdır.
Ve tekrar ifade edeyim:
Eğer ortada bir katliam varsa, bunu yapan Osmanlı’nın merkezî ordusu değil, Hamidiye Alayları’dır.
Eğer bir suistimal varsa, bunun faili Türk milleti değil, Kürt aşiret beyleridir.
Eğer bir sorumluluk aranıyorsa, bunu Batı’nın Osmanlı’yı zayıflatmak için kullandığı etnik ve mezhebi çatışma politikalarında aramak gerekir.
Unutulmamalıdır ki Hamidiye Alayları’nın çoğu komutanı, daha sonra İngilizlerle ve Fransızlarla işbirliği yapmış, Osmanlı’ya değil Batı’ya hizmet etmiştir. Bugün de benzer aşiret yapıları hâlâ aynı işlevi görmektedir. Değişen sadece üniformadır.
BİZİ SUÇLAYANLAR, TARİHİN ASIL FAİLLERİDİR
Bugün Türk milletine “soykırımcı” diyen Batılı siyasetçiler, kendi tarihine bakmıyor. Cezayir’de Fransızlar, Hindistan’da İngilizler, Afrika’da Belçikalılar, Amerika kıtasında yerli halkı yok eden Avrupalılar, dönüp bize ders veriyor.
Bu iki yüzlülüğü reddediyoruz!
Bizim tarihimizde ne bir gaz odası var ne bir etnik temizlik planı.
Ama Ermeni çetelerinin 1915’te Van’da, Bitlis’te, Erzurum’da Müslüman köyleri basarak binlerce sivili katlettiği belgelerle sabittir. Türk köylüsü, kendi evinde katledilmiştir. Bu gerçekleri görmezden gelenler, tarih değil propaganda yapıyor.
SON SÖZ: NE ÖZÜR DİLERİZ, NE SUÇ KABUL EDERİZ!
Türk milletinin alnı ak, geçmişi şereflidir. Eğer bu topraklarda bir karanlık dönem yaşanmışsa, o karanlığın aktörleri Hamidiye Alayları’dır. Devletin dışında kalan, ama devletten güç alan yapılar…
Ama tekrar ediyorum:
> Ermeni Soykırımı yoktur. Eğer varsa bile, bu Türk milletiyle ilgili değildir. Bu millet suçlanamaz. Suçlayanlar, asıl failleri koruyanlardır.
Bu milletin geçmişine dil uzatmak, geleceğine kelepçe vurmaktır. Biz tarihimizle gurur duyarız. Ne bir mezalim planladık, ne bir halkı hedef aldık. Ama devletin boş bıraktığı sahada, aşiret düzeninin neden olduğu faciaların faturasını da Türk milletine kesemezsiniz!
Kadir Uğur Yılmaz