Kadir Uğur YILMAZ

Sıra Altaylı’ya Geldiyse…

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bu ülkede akıl ve izan yer değiştirdi. Sözün bittiği yer dedikleri var ya; orayı da geçtik, artık sözün suç sayıldığı bir eşiği yaşıyoruz. Fatih Altaylı… Türkiye’de gazeteciliğin kendini biraz olsun koruyabildiği son örneklerden biri… Siyasete, iktidara, muhalefete, bürokrasiye, hataya ve hoyratlığa laf söyleme cesareti olan birkaç isimden biri. Bugün tutuklandı!

Evet, yanlış duymadınız. Yazdıklarıyla, söyledikleriyle, düşünceleriyle kamuoyunun önünde olan bir gazeteci, bir yorumcu, bir fikir adamı… Anlattığı bir tarihsel benzetmeden ötürü, “Cumhurbaşkanına tehdit” suçlamasıyla tutuklandı.

Kime ne anlatıyoruz?

Adam bir ankete değinmiş. Osmanlı padişahlarının tahttan indirilişlerinden bahsetmiş. Devlet geleneğimizde halkın iradesi varsa, bu iradenin gücünden dem vurmuş. Yani bir tarih dersidir anlatılan… Ama ne olmuş? Alınmış, kesilmiş, biçilmiş, montajlanmış bir video sosyal medyaya servis edilmiş ve yargı mekanizması “emir telakki edercesine” harekete geçmiş. Gün gibi ortada: Bu bir sindirme operasyonudur.

Peki neden şimdi?

Çünkü toplumda artan eleştiriler, sabır eşiğini zorlayan ekonomik kriz, kamu düzenindeki çürüme artık konuşuluyor. Ve bu konuşmayı yapanları susturmak gerek. İktidar, korkunun kusursuz bir susturucu olduğunu çok iyi biliyor. Ve korku iklimini gazeteciler üzerinden inşa ediyorlar. Bir mesaj verilmek isteniyor: “Bakın, en tepedeki gazeteciyi bile alırız, siz düşünün sonunuzu!”

Bu ülkenin yarını için, bu gidişatın durması şart!

Altaylı’nın tutuklanması sadece bir kişinin tutuklanması değildir. Bu, kelimenin, fikrin, muhalefetin, itirazın, halkın düşünme hakkının prangaya vurulmasıdır. Siz istediğiniz kadar “hukuk devleti” deyin, bu tutuklama doğrudan düşünce özgürlüğüne darbedir. Siz hangi padişahlık dönemindesiniz ki, biri tarih konuştu diye hapse atılıyor?

Bakın buradan ilan ediyorum:

Bu ülkede bir “otorite yobazlığı” oluştu. Liyakatı değil sadakati, özgürlüğü değil itaati, adaleti değil korkuyu merkeze alan bir zihniyet ülkeye egemen oldu. Şimdi de medyaya savaş açtılar. Sıra Altaylı’ya geldiyse, artık herkes susacak sanıyorlar. Sanıyorlar ki herkes sustuğunda sorun bitecek. Halbuki sorun onların ta kendisi!

Ama unuttukları bir şey var:

Bu milletin genlerinde biat değil direniş vardır. Biz tarih boyunca zulme baş eğmeyen bir millet olduk. Bugün Altaylı’yı tutuklayan zihniyet, yarın Nutuk’u, Dede Korkut’u, Gençliğe Hitabe’yi de yasaklayabilir. Ama biz susmayacağız.

Bu yazı bir çağrıdır:

İster sağcı olun ister solcu, ister dindar ister laik… Bir gazetecinin tutuklanmasına alkış tutarsanız, bir gün sizin söz hakkınız da çalınır. Altaylı bugün hapsedildi, ama asıl tehlike onun sözlerine değil, bizim sessizliğimize dair…

Unutmayın:

Düşüncenin tutuklandığı ülkede özgürlük bir hayaldir.

Kadir Uğur YILMAZ

(Sakın susmayın. Çünkü sıra size de gelir.)

Sıra Altaylı’ya Geldiyse…

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Börü Budun Dergisi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!