Ugur Turgut ILGAR

ÖĞRETMENLİĞİN İTİBARSIZLAŞTIRILMASI

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

TÜRK MİLLETİNİN GELECEĞİYLE OYNANMAYIN!

Türk milletinin en kutsal mesleklerinden biri öğretmenliktir. “Öğretmen, Türk milletinin gelecek nesillerini yetiştiren, karakterlerine şekil veren kişidir.” Bu anlayış, Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere mirasıdır. Ancak bugün öğretmenlik mesleği, AKP iktidarının liyakatsiz ve millet düşmanı politikaları yüzünden ayaklar altına alınmış, itibarsızlaştırılmış ve değersizleştirilmiştir. Devletin asli görevi olan eğitim hizmeti, artık bir lütufmuş gibi sunulmakta, öğretmenlik mesleği devletin güvencesinden çıkarılarak piyasa şartlarına terk edilmektedir.

ATANAMAYAN ÖĞRETMENLER: UMUTSUZLUĞA MAHKÛM EDİLEN BİR NESİL

Yıllarca emek vererek üniversite bitiren, KPSS’ye hazırlanmak için gecesini gündüzüne katan yüz binlerce öğretmen, her yıl atama bekleyerek hayal kırıklığına uğruyor. Devlet, ihtiyacı olduğu halde kadrolu öğretmen ataması yapmamakta, genç öğretmenleri adeta kaderine terk etmektedir. Bunun yerine, eğitimi ucuz iş gücüyle idare etmeye çalışan zihniyet, ücretli öğretmenlik gibi bir kepazeliği icat etmiştir. Bir öğretmen, devlet kadrosuna atanmak için yıllarca dirsek çürütüp, büyük bedeller öderken; devlet ona, “Ücretli öğretmen ol, asgari ücretin bile altında çalış” demektedir.

Bu nasıl bir akıl tutulmasıdır.

MEB’in verilerine göre Türkiye’de on binlerce ücretli öğretmen görev yapmaktadır. Aylık maaşları 7-10 bin TL arasında değişirken, sigortaları bile tam yatırılmamaktadır. Bir öğretmen, bir asgari ücretlinin bile altında çalışıyorsa, bu devleti yönetenlerin ne kadar vicdansız ve liyakatsiz olduğunu gösterir.

ÜCRETLİ ÖĞRETMENLİK: MODERN KÖLELİK SİSTEMİ

Devlet okullarında bile kadrolu öğretmen yerine ücretli öğretmen çalıştıran bir iktidarın, eğitime verdiği değer ortadadır. Liyakatle öğretmen ataması yapmak yerine, köle düzeniyle öğretmenleri sömüren bu sistem, Türk milletinin geleceğini karartmaktan başka bir şey değildir.

Ücretli öğretmenler, hem düşük maaşlarla çalışmakta hem de her yıl belirsizlik içinde bırakılmaktadır. “Acaba önümüzdeki yıl bana görev verecekler mi?” kaygısı, bir öğretmenin psikolojisini çökertmekte, mesleğe olan bağlılığını sarsmaktadır. Öğretmen açığını kapatmak için palyatif çözümler üreten bu sistem, gerçekte öğretmenleri geçim derdiyle boğarak, onların ruhsal ve fiziksel sağlığını hiçe saymaktadır.

ÖĞRETMENLERİN PSİKOLOJİK ÇÖKÜŞÜ VE MESLEKLERİNDEN KOPARILMALARI

Öğretmenlik gibi kutsal bir meslek, bugün ekonomik kaygılar ve psikolojik çöküşlerle anılır hale gelmiştir. Yıllarca atanamayan öğretmenler, çaresizlik içinde inşaatlarda amelelik yapmakta, marketlerde kasiyerlik yapmakta, garsonluk yaparak hayata tutunmaya çalışmaktadır. Bir öğretmenin markette çalışması mı yoksa sınıfta ders anlatması mı daha faydalıdır?

Türk milletinin eğitim neferleri, AKP iktidarının yanlış politikaları yüzünden psikolojik travmalar yaşamaktadır. Depresyona giren, intihar eden, hayata küsen öğretmenlerin sayısı her geçen gün artmaktadır. Öğretmenlik mesleği itibarsızlaştırılırken, eğitim sistemimiz de çökmekte, Türk gençliği vasıfsız ve bilgisiz bırakılmaktadır.

TÜRKÇÜ ÇÖZÜM: LİYAKAT, MİLLÎ EĞİTİM VE DEVLETİN CİDDİYETİ

Bir devlet, öğretmenine değer vermezse çökmeye mahkûmdur. Türkçü bir anlayışla yönetilen bir ülkede, eğitim öncelikli mesele olur. Bugün acilen yapılması gereken şey, şunlardır:

1. Ücretli öğretmenlik kaldırılmalı, tüm öğretmenler kadrolu olarak atanmalıdır.

2. Öğretmen maaşları iyileştirilmeli, öğretmenler ekonomik kaygılardan uzak tutulmalıdır.

3. Eğitim fakültelerinin kontenjanları öğretmen ihtiyacına göre belirlenmeli, her yıl binlerce öğretmeni işsiz bırakacak bir sistem sona erdirilmelidir.

4. Öğretmenlerin psikolojik destek alabileceği bir sistem kurulmalı, onların sosyal ve ekonomik hakları devlet tarafından güvence altına alınmalıdır.

5. Türk millî eğitim sistemi, yabancı ve gerici etkilerden arındırılmalı, öğretmenler devletin temel taşı olarak görülmelidir.

Bugün Türk öğretmeni, Türk milletinin geleceğini inşa eden bir mimar olmak yerine, hayatta kalma mücadelesi veren bir işçiye dönüştürülmüştür. Bu sistem değişmedikçe, Türk milleti de her geçen gün daha büyük bir uçuruma sürüklenecektir. Eğitimde tasarruf olmaz, öğretmen köleleştirilemez, Türk çocuklarının geleceği ihmal edilemez!

Ey Türk milleti, eğitim senin geleceğindir! Öğretmenine sahip çık!

ÖĞRETMENLİĞİN İTİBARSIZLAŞTIRILMASI

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Börü Budun Dergisi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!