Sevda GÜNEŞKIRAN

“Söze Kadınca Dokunmak”

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ben söze kadın gibi dokunurum.

Yani; incitmeden, ama içini oyacak kadar derin…

Hem şefkatli bir ninni gibi hem öfkeli bir ağıt gibi…

Çünkü Türk kadınının dili, sadece konuşmaz; sabreder, direnir, dua eder, sonra yazar.

Bu topraklarda kadın, kalemi ilk kez eline aldığında şiir yazmadı — yazgısını yazdı.

Ve ben şimdi o yazgının izini sürmek için buradayım.

Ben Sevda Güneş Kıran.

Kalbim Orhun’da atan, kalemim Divan’da ağlayan, yüreği Anadolu’da büyüyen, gözü Cumhuriyet’le açılan bir Türk kadınıyım.

Beni tanımak isteyenler için tek şart:

Yazdıklarımı okumak, okurken de kendi annesini, ninesini, kızını, kendini görmek…

“Türk Edebiyatı Tarihi” başlığı altında başlayacağım bu yazı dizisinde,

edebiyatı yalnızca tarih olarak değil, bir milletin kadın sezgisiyle yoğrulmuş hafızası olarak ele alacağım.

Taşlara kazınan haykırışlardan

kağıda dökülen sızıya,

sarayın suskun bakışlarından

Anadolu’nun yanık türkülerine,

modern kentin çatlak aynalarına kadar

bir kadının kaleminden geçerek yol alacağız.

Bu dizide göreceğiniz her harf;

bir kadının sabrıyla yazıldı,

bir milletin çilesiyle yoğruldu,

ve bir ülkünün borcu olarak tutuldu.

Çünkü ben edebiyatı sadece sevmedim,

ona yemin ettim.

Söze kadın gibi dokunanların,

yazıya millet gibi inananların yolculuğuna hoş geldiniz.

“Söze Kadınca Dokunmak”

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Börü Budun ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!