Burak Kaya

Susturulan Bir Coğrafyanın Sessiz Çığlığı: Doğu Türkistan

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Dünyanın gündemi her gün yeni krizlerle dolup taşarken, bazı acılar sessizliğe mahkûm ediliyor. Doğu Türkistan meselesi de ne yazık ki uzun süredir uluslararası gündemin kenarına itilmiş, ama etkileri derinleşmeye devam eden bir yaradır. Bazen bir fotoğraf, bazen bir tanıklık, bazen de diasporadan yükselen tek bir cümle; o coğrafyada neler yaşandığını yeniden hatırlatmaya yetiyor.
Bugün Doğu Türkistan’da yaşananlar sadece bir bölgenin iç meselesi değildir. Dil, kültür, inanç ve kimlik üzerinde uygulanan yoğun baskılar; dünyanın neresinde yaşıyor olursa olsun, insan hakları kavramına inanan herkesin ilgisini hak ediyor. Bu coğrafyada insanlar yalnızca günlük hayatlarını değil, aynı zamanda kimliklerini, geleceklerini ve en temel özgürlüklerini koruma mücadelesi veriyor.
Son yıllarda artan tanıklıklar, yurt dışına ulaşan anlatılar ve gözlemler; bölgede sadece güvenlik politikasıyla açıklanamayacak kadar geniş bir baskı mekanizmasının işlediğini gösteriyor. Gündelik yaşamın en sıradan unsurları bile sıkı kontrol altında. Ailelerin parçalandığı, kültürel mirasın aşındığı, insanların kendi tarihlerini anlatmaktan çekinir hale geldiği bir düzen oluşmuş durumda.
Dünya ise çoğu zaman seyrediyor. Çıkar dengeleri, ekonomik bağımlılıklar, diplomatik hesaplar… Tüm bunlar, yüzbinlerce insanın yaşadığı travmanın önüne geçebiliyor. Oysa mesele diplomatik bir tartışmanın çok ötesinde: Bu, insan onurunun korunması meselesi.
Bizim açımızdan ise Doğu Türkistan yalnızca coğrafi bir başlık değildir. Tarihi bağları olan, kültürel yakınlık duyulan bir topluluktan söz ediyoruz. Türkiye’de bu konu üzerine hassasiyet gösteren çok geniş bir kitle var; fakat duyarlılık zaman zaman dalgalanıyor. Oysa bu mesele, sadece belirli günlerde hatırlanacak bir konu değil; süreklilik gerektiren bir farkındalık alanı.
Bugün yapılabilecek en değerli şeylerden biri, bu sessizliğin parçası olmamak. Bilgi üretmek, anlatmak, gündemde tutmak… Çünkü her baskı düzeni, en çok sessizlikten güç alır.
Belki tek bir yazı, tek bir cümle büyük resmi değiştirmeye yetmez; ama unutmayalım ki hiçbir değişim, bir ses yükselmeden başlamaz. Doğu Türkistan’da yaşananları unutmamak ve unutturmamak, hepimizin ortak sorumluluğudur.

Susturulan Bir Coğrafyanın Sessiz Çığlığı: Doğu Türkistan

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Börü Budun ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!