Simge ERCİYAS

Üst Kimlik olarak Türklük ve Kimliğin Mükemmellik Yolculuğu

"Üst kimlik olarak Türk olmak; onurlu, bağımsız ve sürekli devrim halinde olmaktır." Türk kimliği, mükemmelliği kişisel sorumluluk bilinciyle arayan; bilim, felsefe ve metafizikle bütünleşerek potansiyelini inkılaplara dönüştüren özgür bir yolculuktur.

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bizim üst kimliğimiz Türk’ün mükemmelliğe giden yolculuğudur…

Bir Türk için Mükemmelliğin hazzında olmak.

Mükemmellik hepimizin şahsi meselesi olmalıdır.

NEDEN Mİ?

Çünkü şahsiyet; insan ruhunun ihtirasla kendisini ifade etmesi özünün gürlemesini ifade etmektedir. Gürleyen bir öz şahsiyet almış demektir. Eminlik, sarsılmaz bir irade ister. Eski Türk kültüründe şahsiyet alanlar aynı zamanda ‘ad’ almaya da hak kazanırlardı.

Türk bilincine göre bir tohumdan köklerin ve gövdenin çıkması ve meyve vermesi onun şahsiyet alması anlamına gelmektedir. İnsanın şahsiyet alması ise onun gizil güçlerinin ortaya çıkmasıyla aynı anlamdadır. Bireyde şahsiyet neyse toplumda da kültür odur. Bu nedenle şahsiyetini egemen bir irade ile kabul ettiğimiz Ata’mızın Hat-Ay şahsi meselemdir derken özden gelen bir eminlik ve sarsılmaz bir iradeye dayalı beyana vardığını da görmekteyiz. Ve vatan meselesi de özünde aynı şahsi meselenin ürünüdür. Çünkü Türk Milleti’de şahsiyet almış bir millettir…Tüm Milli sınırlarımız Türk Milletinin şahsi meselesidir ve sınır içi bekamız ise milletimizin hür ve egemen iradesine bağlı bir mesele olup, ideolojik siyasilerin dahi vücut bulamayacağı bir meseledir…’’ işte bu mükemmel bir öz kullanımıdır. Potansiyelini bilen bir millet sarsılmaz var oluşunda temellerini atar. Bu nedenle Türk’e kendinden başka bir kimlik biçmek beyhude bir çabadır. Eğer biri kimlik çıkmazında ise tavsiyemiz Ne Mutlu Türküm diyerek kendini Türk’ün mükemmel yolculuğuna teslim etmesidir.

‘‘Birer birer harikayız, bir arada mükemmeliz’’ ilkesi ile başladığımız birlik bilinci Anayasada da açık ve net ifade edilmiş bir hukuk asaletidir. Kolektif kimliğin özüdür. Bu durumda Mükemmellik hepimizin şahsi meselesi olma yolunda ilerlemektir. Eğer mükemmel olmayı bekleyenlerdenseniz ve Mükemmeli arayanlardansanız, henüz kendi olumlu potansiyeliniz ile tanışmamış olmalısınız. Elbette siyaset sizin bu öz potansiyele ulaşmamanız için elinden geleni yapacaktır, siz ise ulaşmak için elinizden geleni yapmalısınız.

Potansiyelim var ama bu delilik mi dahilik mi anlamadım diyorsanız, bunun sıralı yaşandığını da bilmelisiniz. Periyodu ise kırklı yaşlardır. Zamansız zamana aitlik hissi, ilkeli insanın olumlu alanda yarattığı potansiyel samimiyetini sınar. Bilim insanının her keşfinde, Tanrıya daha çok yaklaştığı gerçeğini kavradığımda, fizik ile metafiziğin de iç içe kavramlar olduğuna ulaşmam zor olmadı. Olumlu potansiyel tam anlamıyla hisler denizinde debi derya bir derinlikte kendini bulmak gibi çalışıyor. Her bebeye balon var misali.

Bu tanım benlik değil demeyin! Bu kavramlarda insan seçimi pek önemli olmuyor. Çünkü bu bir kitleye giriş, bileti değil. Direk içine düşüveriyorsunuz. (Kınamayın başınıza gelir.) Bu mantık, Tanrı’ya imandan öte Tanrı’yı tanımlamak gibi çalışıyor. Felsefe ile Matematik birbirinden ayrılmaz iki hakikattir. Bu durumda, felsefe ve matematik, fizik ve metafizikte birbirine bağlı kavramlar gibi duruyor.

Kızmayın hemen! Devam edin.

Biri birini tetiklemedikçe, diğerinin ilerlemesi mümkün değil gibi. Metafiziğin felsefesi, bu kavramı bilime yakınlaştırıyor. “Metafizik, felsefe ve bilim’’ üçlü bir masanın ayağı gibi çalışıyor.

Bu açıdan bakınca; Zihni çok aktif bir insanın vizyon/ hayal/ sanat ya da en erguvani tanımı ile ilham dediğimiz gerçeğe, bu üçlü olmadan yakın durması mümkün görünmüyor. Zaman zaman bırakmak ve zihnin maddeyi kavrayan tütsü dumanı gibi akmasını izlemek gerekir. Bu nedendir ki, bilim insanlarının her daim sanatsal bir eylem edindikçe sağlıklı kalabildiklerini görüyoruz. Buda işin insani yanı ve insanın içkin hali demek oluyor. Yani dünyevi tarafı da diyebiliriz. Sonuçta bedenin gereksinimleri dediğimiz gerçeklik, dünyevi kaidelere bağlı. Aşk, sanat, sessizlik, güven, huzur, yoga, akışta kalmak, dua gibi olumlamalar yani duygusal denge kuralları bu durumun felsefesine açık örnektir. 

Psikoloji yani ruh bilimi ise -özünde her şey ve hepsi- Tanrı bilimidir der gibi bir disiplinle çalışmakta. Bedenin tüm var oluşsal gerçeği ‘‘beden bütünlüğü’’ ilhamın tetikleyicisi ve metafizik aleminden gelen yansımalar, disiplinin içinden gelen kavramlar ile aynı. Mantık kuramı gereği bu iki değeri yan yana işleyen ve savunan geçmişin bilim insanları, ısrarında yanılıyor olamaz diye düşünüyorum.

Bir diğer konu ise; yüksek olumlu potansiyeline tanık olmuş kişilerin ‘Asosyalite’ye giriş yapmaları. Çoğu yüksek zekâ mağduru insanın asosyal olduğu gerçeği yadsınamaz. “Nitelikli değil ise alma, gerekmiyor ise söyleme, amaca uygun değil ise yapma’’ gibi mantık kurallarını pek sevdiklerinden, gereksiz olan oncaaa dünyalığı reddetmeyi pek severler. :) Bu da zamanın aşırı sosyal insanlarına uygun olmadığından, yalnız kalmak, gece kuşu olmak, sessizlikte ilham bulmak gibi tanımlar ile norm insanları tarafından görünmez addedilirler ya da bunu kendileri yapmak isterler. Yani görünmez olmayı seçerler.

Bu zekada kimseler asla oldum demezler, onlar yolda olmanın hazzını severler. Çünkü ‘‘mükemmelliğin doğru olanın ısrarında yaşam bulduğunu bilirler.’’ Oldum demenin gelişimi durdurduğunu bilirler. Zaten amaç devinimdir. Yani bulmak değil aramak ve her daim inkılaplar peşinde olmak diyebilirim. Buna el yordamı ile aramak ta diyebilirsiniz. Ama bilinmeyeni aramak zaten yol açmak demek değil midir?

‘‘Körlük ile yol alanlar/ bilinmeyene yürüyenler, bilinmeyeni bilim ile bilinir kılanlardır.’’ Türk budur potansiyelini özgürce, bağımsızca kullanan, onurluca yaşayan, kendi devrimi ve inkılaplarını yaşayandır. Bunları durduranlara ise kasırga ve şimşek olandır. 

Eh ne de olsa Kurt olmak kolay değildir. Bazıları yoldan yürür, bazıları yola ışık tutar, bazıları her şeye ve herkese rağmen yol açar. Buda bizi üst kimliğimizin yolunda yolcu yapar. Bu yolculuk Türk bilincine giden kadim bir yoldur ve başka üst kimlik aramaz ama alt kimliklere de yolu tıkamaz. Tabi alt kimlik üst kimliği rahatsız etmedikçe.

#Sessizolun #doğrusoruyusorun #nutukgibidiüşünün #siyasetüstüyaşayın #dinlerüstükonuşun.

Kendinizi onurlu bir yaşam formatında güncelleyin. Türk olun, Türk kalın.

Üst Kimlik olarak Türklük ve Kimliğin Mükemmellik Yolculuğu

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Börü Budun Dergisi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!