Simge ERCİYAS

2025 Sağlık Kanun Teklifinin Modernizasyon Fırsatları ve Uygulama Riskleri

Tıbbi Kenevirde Kontrollü Üretim Kenevirden elde edilen tıbbi ürünler, özel tıbbi amaçlı gıdalar ve kişisel bakım ürünlerinin sadece Sağlık Bakanlığı’nca ruhsatlandırılması ve eczanelerde satılması öngörülüyor.

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, 29 maddelik kapsamlı bir reform paketi olarak TBMM’ye sunuldu. Teklifi tasarlayanlar AKP’li Leyla Şahin Usta ve Sağlık Bakanı Fahrettin Memişoğlu “Sağlıklı Türkiye Yüzyılı” vizyonuyla tasarlanmış. İlaç tedarik zincirinden organ bağışına, tıbbi kenevir üretiminden hekimlerin çalışma koşullarına kadar geniş bir yelpazede düzenlemeler öngören teklif, sağlık sistemini modernize etmeyi hedefliyor. Ancak, ağır cezalar, dijital altyapı gereksinimleri ve sektörel kısıtlamalar, uygulama aşamasında ciddi riskler barındırıyor.

Gelin bu teklifi birlikte değerlendirelim. Yanlış anlamayın teklif DSÖ gözetiminde yapılmamış :)

Fırsatlar: Sağlık Sisteminde Şeffaflık, Erişim ve Dijitalleşme

1. İlaç Elektronik takip sistemi

Teklif, beşerî tıbbi ürünler, özel tıbbi amaçlı gıdalar ve aşıların tedarik zincirindeki tüm hareketlerinin Sağlık Bakanlığı’nın elektronik takip sistemine bildirilmesini zorunlu kılıyor. Üretimden hastaya ulaşana kadar her aşamanın izlenebilir hale gelmesi, ilaç sahteciliği, stokçuluk ve fırsatçılığı önleyebilir. Özel tıbbi amaçlı gıdaların da takip kapsamına alınması, kronik hastalıklarda tedavi sürekliliğini destekleyebilir. Ayrıca, 15 Mart 2025 öncesi stok uyumsuzluklarının üç ay içinde düzeltilmesine imkân tanınabilir.

Fırsat: Şeffaf bir tedarik zinciri, hasta güvenliğini artırır ve ilaç erişimindeki kesintileri önler. Kronik hastalar için tedavi sürekliliği sağlanırken, stokçuluğun önüne geçilmesi sağlık hizmetlerinin güvenilirliğini güçlendirebilir.

2. Organ Bağışında Dijital Dönem

Organ bağış sürecini kolaylaştıran düzenleme, e-Devlet üzerinden güvenli kimlik doğrulama ile bağış beyanı imkânı sunuyor. Bağışçı iradesinin yakınlarının aksi görüşüne üstün tutulması ve bağışçıların birinci derece yakınlarına nakil önceliği tanınması, bağış oranlarını artırabilir. Sağlık Bakanlığı, bu düzenlemenin böbrek (25 bin), karaciğer (2.500) ve kalp (1.500) nakli bekleyen hastalar için umut olacağını belirtiyor. Bağışçıların hangi yakınlarıyla bilgi paylaşacağını seçebilmesi, kişisel veri gizliliğini koruyan bir yenilik.

Fırsat: Organ bağışındaki artış, nakil bekleme sürelerini kısaltarak hayat kurtarabilir. Dijitalleşme, bürokrasiyi azaltarak bağış sürecini hızlandırabilir ve sosyal teşvik mekanizmalarıyla bağış oranlarını artırabilir.

3. Parklarda Sağlık İstasyonlarının kurulması

Büyük parklarda (2.500 m² ve üzeri) acil sağlık hizmetleri istasyonları, sağlıklı hayat merkezleri ve aile sağlığı merkezleri kurulmasına olanak tanıyan düzenleme, özellikle İstanbul ve Ankara gibi metropollerde sağlık hizmetlerine erişimi kolaylaştırıyor. Telifte, bu tesislerin sadece kamu hizmeti için kullanılacağını ve suiistimale izin verilmeyeceği vurgulanmış. Tesislerin devredilememesi ve başka amaçla kullanılamaması yasak olacakmış.

Fırsat: Mahalle düzeyinde sağlık hizmetleri, erken teşhis ve koruyucu sağlık uygulamalarını yaygınlaştırarak hastanelerdeki yığılmayı azaltabilir. Metropollerde acil servis yoğunluğunu hafifletebilir.

4. Aile Hekimliğinde Uzmanlaşma (SAHU)

2035’e kadar sahada çalışan aile hekimlerine, merkezi sınava girmeden aile hekimliği uzmanlık eğitimi (SAHU) zorunluluğu getiriliyor. Uzaktan ve kısmi zamanlı eğitim imkanlarıyla, özellikle kırsalda hizmet veren hekimlerin niteliği artırılacak. Deneyimli hekimler için eğitim süresinin 4 yıla indirilmesi ne kadar uygun olacak yaşayarak öğreneceğiz sanırım.

Fırsat: Uzman aile hekimi sayısındaki artış olabilir. Birinci basamak sağlık hizmetlerinin kalitesini yükselterek hastanelerdeki yükü azaltabilir ve kırsalda sağlık hizmetlerine erişimi güçlendirebilir.

5. Tıbbi İşlemlerde Elektronik Onay

Tıbbi işlemler için hasta veya yakınlarının onayının elektronik ortamda alınabilmesi, özellikle acil vakalarda ve uzaktan sağlık hizmetlerinde büyük kolaylık sağlayabilir. Kimlik doğrulama yöntemleriyle güvenli bir şekilde uygulanması düşünülen bu sistemin aile onayına ve denetimine fırsat saplayacağı kesin.

Fırsat: Elektronik onay, hasta ve sağlık personeli arasında güven ve onay ilişkisini arttırabilir. Uzaktan sağlık hizmetlerinin yaygınlaşmasına katkı sunabilir. Acil durumlarda hızlı müdahale imkânı sağlayabilir.

6. Tıbbi Kenevirde Kontrollü Üretim

Kenevirden elde edilen tıbbi ürünler, özel tıbbi amaçlı gıdalar ve kişisel bakım ürünlerinin sadece Sağlık Bakanlığı’nca ruhsatlandırılması ve eczanelerde satılması öngörülüyor. Umarım bu düzenleme yerli üretimi destekler. Sıkı kurallar, kötüye kullanımı önleyebilir.

Fırsat: Tıbbi kenevir sektörü, Türkiye’yi sağlıkta yenilikçi bir oyuncu haline getirebilir, alternatif tedavi seçenekleri sunabilir ve hak ettiğimi ekonomik katma değeri yaratabilir.

7. Optisyenlikte (Göz) Standartlaşma ve Meslek Örgütlenmesi

Türk Optisyen-Gözlükçüler Birliği’nin faaliyetlerini güçlendiren bir düzenleme, meslek odalarını ve disiplin kurullarını zorunlu hale getiriyor. Sahtecilik ve standart dışı uygulamalara karşı 100 bin-1 milyon TL arasında cezalar öngörülmesi, sektörde denetimi ve kalite kontrolünü artırabilir.

Fırsat: Meslek standartlarında disiplinin yükselmesi, hasta güvenini artırırken optisyenlik sektörünün daha profesyonelleşmesini sağlayabilir.

8. Yeni Meslek Tanımları ve Hekim Hakları

“Nükleer tıp teknikeri” ve “diş protez teknisyeni” unvanlarının ihdası, sağlık sektöründe yeni istihdam alanları açabilir. “Ebe yardımcılığı” ve “hemşire yardımcılığı” unvanlarının “sağlık bakım teknisyeni” altında birleştirilmesi, mesleki standartları toparlıyormuş gibi görünüyor. Hekimlerin özel hastanelerde yani iki sağlık kuruluşunda çalışabilmesi ve kazançlarının kıdem tazminatı ile emeklilik haklarına yansıyacak olması, özlük haklarında iyileşme sağlayabilir.

Fırsat: Yeni meslek tanımları, ara eleman ihtiyacını karşılayabilir. Hekimlerin çalışma koşullarındaki esneklik, motivasyonu artırarak sektörde kalıcılığı destekleyebilir.

Riskler: Uygulama Zorlukları ve Potansiyel Adaletsizlikler

1. Ağır Mali Yaptırımlar ve Sektörel Baskı

İlaç takip sistemine uyumsuzlukta, aykırı ürünlerin depocu satış fiyatının iki katı ceza ve üçüncü ihlalde ruhsat iptali öngörülüyor. Tıbbi cihaz sahteciliğine 1-10 milyon TL, yetkisiz satışa 500 bin-5 milyon TL, optisyenlik ihlallerine 100 bin-1 milyon TL ceza getirilmesi, küçük eczaneler, optisyenler ve sağlık kuruluşları için sürdürülemez bir yük oluşturabilir. Aynı fiilin bir yıl içinde tekrarında cezaların katlanması, sektörde tekelciliğe ve marka tavanında imtiyazlara yol açabilir. Küçük işletmelerin disiplini elden bırakmaması gerekli.

Risk: Aşırı cezalar, küçük işletmeleri piyasadan silerek tekelleşmeyi teşvik edebilir. Bu, ilaç ve sağlık hizmetlerine erişimde bölgesel eşitsizlikler yaratabilir.

2. Dijital Uçurum ve Erişim Sorunları

Elektronik hasta onayı ve organ bağışı için e-Devlet altyapısı şart koşuluyor. Ancak, kırsal bölgelerde veya yaşlı nüfusta teknolojiye erişim kısıtlılığı, bu kesimlerin dışlanmasına yol açabilir. Organ bağışı kayıt sisteminde veri güvenliği ihlalleri, kişisel mahremiyet riski taşıyor.

Risk: Dijital altyapıya erişimi olmayan gruplar, sağlık hizmetlerinden eşit şekilde yararlanamayabilir. Veri güvenliği zafiyetleri, toplumsal güveni zedeleyebilir.

3. Hekim ve Sağlık Çalışanlarında İş Yükü ve Gelir Kaybı

Hekimlerin en fazla iki sağlık kuruluşunda çalışabilmesi, özellikle özel sektörde ek gelir ihtiyacı olanlar için gelir kaybına neden olabilir. 1 Haziran 2026’ya kadar uyum süreci tanınsa da, bu kısıtlama kırsal bölgelerde hekim açığını derinleştirebilir. Ayrıca, hemşire yardımcılığı gibi unvanların “sağlık bakım teknisyeni” altında birleştirilmesi, mevcut personelin statü karmaşası yaşamasına yol açabilir.

Risk: Çalışma özgürlüğüne getirilen kısıtlamalar, hekimlerin motivasyonunu düşürebilir ve beyin göçünü hızlandırabilir. Statü değişiklikleri, sağlık çalışanlarında belirsizlik yaratabilir.

4. Reklam Yasağının Ekonomik Etkileri

Özel sağlık kuruluşlarının “reklam niteliğinde” faaliyet yasağı, hasta potansiyelini düşürebilir. Yeni açılan kliniklerin tanıtım yapamaması, rekabeti engelleyerek büyük hastanelerin hakimiyetini artırabilir. Yanıltıcı reklamlara karşı 100 bin TL’den az olmamak üzere brüt hizmet gelirinin %2’sine kadar ceza öngörülmesi, küçük işletmeler için caydırıcı olabilir.

Risk: Reklam kısıtlamaları, yeni girişimcilerin piyasaya girmesini zorlaştırarak sağlık sektöründe tekelleşmeye zemin hazırlayabilir.

5. Mesleki Eğitimde Daralma

Sağlık meslek liselerinde hemşire yardımcılığı ve ebe yardımcılığı programlarının kaldırılarak sağlık bakım teknisyenliği altında birleştirilmesi, eğitim çeşitliliğini azaltabilir. Diş protez teknisyenliği dışındaki programlara öğrenci alımının durdurulması, ara eleman yetiştirme kapasitesini sınırlayabilir.

Risk: Mesleki eğitimdeki daralma, sağlık sektöründe nitelikli eleman açığını büyütebilir ve hizmet kalitesini uzun vadede olumsuz etkileyebilir.

6. Açık arttırma ile Lisans ve Ruhsat Maliyetleri

Lisansların açık artırma ile verilmesi ve ruhsatlandırma ücretlerinin 2 milyon TL’ye kadar çıkabilmesi, sağlık sektörüne giriş bariyerlerini yükseltebilir. Ücretlerin Uluslararası Sağlık Hizmetleri A.Ş.’ye ve genel bütçeye aktarılması, kaynak kullanımı konusunda şeffaflık sorularını gündeme getirebilir.

Risk: Yüksek ücretler, sağlık hizmetlerinde maliyet artışına ve özel sektörde tekelleşmeye yol açabilir, bu da hastalar için daha pahalı hizmetler anlamına gelebilir.

7. Organ Bağışında Etik İkilem

Bağışçının elektronik onayının yakınlarının rızasına üstün tutulması, aile içi çatışmalara neden olabilir. Örneğin, bir bağışçının iradesi, yakınlarının duygusal tepkileriyle çelişirse, bu durum sosyal gerilim yaratabilir. Ayrıca, organ bağışı kayıtlarının merkezi bir sistemde tutulması, veri güvenliği ihlalleri riskini artırıyor.

Risk: Etik çatışmalar ve veri güvenliği zafiyetleri, organ bağışına yönelik toplumsal güveni zedeleyebilir. Bu konuda veri güvenliği zafiyeti kişiler için yaşam riski yaratabilir.

Sonucu değerlendirip Dengeleyici Politika Şartları önerecek olursak;

TBMM’ye sunulan sağlık kanun teklifi, şeffaf bir ilaç tedarik zinciri, organ bağışında dijitalleşme, birinci basamak sağlık hizmetlerine erişim ve tıbbi kenevir üretiminde kontrollü bir modelle sağlık sistemini modernize etmeyi hedeflemesi ayrı ayrı risk ve avantaj sunduğu konuları inceledik. Hızla değişen teknoloji ve toplumsal ihtiyaçlara yanıt verdiği düşünülen bu düzenlemeler, “Küresel Sağlıkta Lider Türkiye” vizyonunu ile yapılıyor ancak, ağır cezalar, dijital uçurum, hekimlerin çalışma kısıtlamaları ve mesleki eğitimdeki daralma, sektörde eşitsizlik ve erişim sorunları yaratma riski taşıyor.

Siyasi açıdan, teklifin başarısı, uygulama sürecinde dengeleyici politikalara bağlı. Sağlık Bakanlığı’nın şu adımları atması konusunda kritik yapılabilir.

  • Küçük işletmelere destek: Küçük eczaneler ve optisyenler için geçiş süreci yardımları ve mali destek mekanizmaları oluşturulmalı.
  • Dijital altyapı yatırımları: Kırsal bölgelerde teknoloji erişimini artırmak için altyapı güçlendirilmeli.
  • Hekim motivasyonu: Çalışma kısıtlamalarının etkisini azaltmak için özlük haklarında ek iyileştirmeler yapılmalı.
  • Şeffaf denetim: Cezai yaptırımların ölçülü ve bağımsız bir şekilde uygulanması sağlanacağına dair garanti oluşmalı.

Sağlık, toplumun refahının temel taşıdır. Bu teklif, paydaş diyaloğu, esnek geçiş süreçleri ve insan odaklı düzenlemelerle desteklenirse, sağlıkta dönüşüm potansiyelini gerçekleştirebilir. Aksi takdirde, iddia edildiği gibi iyi niyetle tasarlanmış reformlar, sektörde yeni krizlerin kapısını aralayabilir. Bağımsız politika üretmek Ülkemiz açısından en önemli konu iken politikaların bağımsız yapıldığına dair garanti verilmeli. Türkiye, bu fırsatı, riskleri bertaraf ederek ve tüm paydaşların sesine kulak vererek değerlendirmelidir.

Saygılarımla;

2025 Sağlık Kanun Teklifinin Modernizasyon Fırsatları ve Uygulama Riskleri

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Börü Budun Dergisi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!